Salı, Temmuz 25, 2006

neler oluyor bizeeee

Nice zamandır şu internet aleminde gezinirim, bir çok insan tanıdım, bir çoğuyla samimi oldum. Bu kadar tanıdığım insan içinde bir tanesi de çıkıp "Kuzum ben gerçekten vakit geçirmek, eğlenmek, birşeyler öğrenmek için nette takılıyorum" demedi. Yani niyetini açık açık söylemiyor kimse fakat bu amaçla nette dolandığını da belli etmiyor kimse( ben dahil miyim hariç miyim yoksa kısmetsiz miyim, belki de bu yazıyı bi hanım arkadaş bulamadığım için de yazıyor olabilirim felan) Genç-yaşlı, evli-bekar, kadın-erkek demeden nette ne kadar insan varsa, gerçek amaçlarını her ne kadar gizlemeye çalışsalar, kendilerini kamufle etmeyi deneseler bile az biraz dürtülünce karamanın koyunu sonra çıkar oyunu misali dökülüveriyorlar.

erkeklerin kadınlara olan zaafı malumunuz. buna " yok öle bişiii" diyecek halimiz yok. lakin hayatın merkez noktasını " bir kadın bulmalıyım" diye algılayan, her türlü etkiliğinde bunu ön planda tutan hemcinslerimi gördükçe üzülüyorum yahu. Yani bekar birisini ele alacak olursak (pek ele avuca gelmez onlar ya , neyse) zırt pırt partner değiştirmek, acil durumlarda kullanılması gereken sevgi sözcüklerinin anasını ağlatmak, ona buna yavşamak vs ler hem onları hem de yakın ilişki kurdukları insanları yıpratıyor. her ne kadar "fani dünya, ye-iç-yat" anafikirli bir hayat yaşıyor olsakta, binlerce yıllık geçmişimizin bizlere kazandırdığı ya da zorla kabul ettirdiği, "bir bildiği var ki , böyle" diyebileceğimiz sözlü-yazılı birçok metin, kural cart curt var, vicdan var, ahlak var, var oğlu var. Şimdi bütün bunları görmezden gelip, şeyimizin doğrultusunda gidip "Önce Allah , sonra Yallah!!! " nidalarıyla kazanovalık yapmanın mantıklı bir tarafı yok. her yapılan eylemde mantık aramıyorum ama bu mantıkla ilişkilendirilebilecek bir mevzu.

evli bir erkek hakkında da birşeyler söylemek isterim.Kuzum bunlar hele hiç anlaşılamayan kesim. eğitimli, eğitimsiz farketmeden yedikleri haltlara bir kılıf bulmakta hiç zorlanmayan(okumuşu der ki: aşkı öldürdük,entelektüel zevklerimizde uyumsuzluklar başladı, heyecan hissetmiyorum, adrenalinsiz kaldım vs. okumamışı da bir tek şey der: ula çok pis azdım bi karı bulak,yeni datlar yeni helecanlar mühehe ) ( farkettiğiniz gibi ikisi de aynı şeyi söylüyor ama farklı yollardan), hayatı çözmüş, bir bakışıyla yürekleri yakan bu babayiğitler , vakti zamanında vermiş oldukları sözleri, altına imzalarını attıkları sözleşmeyi yok sayıyorlar. İş hayatında yapılan anlaşmalara uyulmadığı zaman ortaklık nasıl bozuluyorsa, evliliğinde böyle bozulacağını anlayamıyorlar. Çoluk çocuk mevzuuna hiç girmeyeceğim.

sadece erkekler suçlu değil tabii ki, kadınlar olmasa erkekler yanlış yollara sapmazlardı hiç. her ne kadar erkek kabahatli ise, kadın da o kadar kabahatlidir. her zaman erkeklerin üzerine yıkılan "çapkınlık" suçu acaba kadınlar olmasa işlenebilecek miydi? Bir erkeği baştan çıkarmak o kadar kolay bir şey ki, bunu 10 yaşındaki çocuk bile yapabilir ( hayır 10 yaşında bir çocuk beni baştan çıkarmadı).Yapılan eylemden ( böyle söylüyorum çünkü aradaki aşk-meşk-sevgi yalan hikaye, dolan vs) sadece bir taraf zevk almıyor, ya da bir tarafın ihtiyaç duyduğu bir şey değil bu. erkekler için yazmış olduğum ne varsa bayanlar için de geçerlidir.

bu konuda söylenecek çok şey varmış, ben bile yazarken sıkıldım şimdi. en iyisi bir kitap halinde yayınlamak bunları, hem de çok satar :)

gerekli edit: yok yok kadınların kabahati daha büyük, erkeklerle oyuncak gibi oynuyorlar....