efendim, çarşamba akşamı bir sıkkınlık, bir gıcıklık vardı üzerimde sormayın. dedim operaya mı gitsem, ama kimsecikleri bulamadım peşime takacak. zati fransız aşk şarkıları programı varmış, pek çekici gelmedi. ama perşembe akşamı madam butterfly varmış. kimse gelmese de tek başıma gider izler gelirim. neyse, dedim ya operaya da gidemedim. yattım yatağıma kitap okuyorum. sonra her zaman olduğu gibi sızmışım. saat 21.30 da gözlerimi açtım ama ne açtım. anlatayım müsade ederseniz. bittabi en son gördüğüm rüyayı en ince ayrıntısına kadar hatırladığım için ondan bahsedeyim. hazırlıkta iken hoşlaştığım bir hanım arkadaş , arkadaşlarıyla oturuyorlar sohbet -muhabbet ediyorlar. bende yanlarına yanaşıyorum. o sırada ne hikmet bizim odadalar. bende acıkmışım lahmacun siparişi vermişim. geldi lahmacunlarım. ama ben yemiyorum niye çünkü hoşlaştığım kızın yanında ayrılıp yemek yemek gelmiyor içimden. neyse bunlar konuşaduruyor ama ben acıkıyorum. üstelik içerde lahmacunların soğudugunu bile bile yemiyorum. en sonunda dayanamayıp kalkıyorum. sonra koptu orda rüya. dışardayız ve önümüzde pizzalar var. ben bunları da yemeye çalışıyorum ama yiyemiyorum her nedense.
bir uyandım ki kan-ter içindeyim. hemen saatime baktım. saat 21.30.bi açım bi açım.... bu saatte lahmacun kaldı mı diye dertlendim. iki dakika içinde kalktım giyindim kendimi yollara vurdum. yanıma da hasanı aldım. piyataya gittim sordum adam dedi söndürdük fırını. orda 1-0 yenik başladım maça. yıkılmadım ayaktayım ama hala. çıktım üst kata kebbabçıya gittim. dedim lahmacun? dedi var dedim 3 tene dedi hay hay dedim yanına da ayran dedi yok daha neler....
neyse yedim lahmacunumu rahatladım. ama hatunlara denk gelemedim. celallendiğim yanıma kar kalmadı...