Çarşamba, Nisan 05, 2006

zor anlar, durumlar

yapmak isteyipte yapamadıkları vardır insanın.
benim aklıma hemen şey geldi :) gaz çıkartmak. ya da bilinen tabiriyle osurmak. şimdi efendim yeri gelir yalnız olursunuz, böyle bir ihtiyaç hissetmezsiniz. hiç gazınız gelmez nedense. sonra telefona bir mesaj düşer. " abi kalk gel bize , takılırız " diye. e yapacak başka işiniz olmadığından davete icabet edersiniz. varırsınız arkadaşınızın evine. bir gariplik vardır bünyede. bir zorlama, bir ıkınma başgösterir. neyse der, geçiştirirsiniz. sonra gelsin kolalar, gitsin cipsler..... aradan bir saat geçer. inanılmaz bir sancı başlar sizde. hani bıraksanız gümbür gümbür gidecek ama yapamazsınız.... sessiz filmde ise başarısız olduğunuz kanıtlandığı için, ona da cesaret edemezsiniz. hafiften yana kaykılsam, az biraz aralık bıraksam rahat rahat çıksa diye, birinin espiri yapmasını beklersiniz ki "gülerken şekilden şekile girdim abi" ayağına yatıp gazın serbest çıkışı için ortam yaratmaya çalışırsınız... şimdi akıllı olanlarınız atlayıp, " e abi tuvalate git , o da olmadı başka bir odaya gir işini gör " diyecek. kuzularım denendi, onaylandı. eğer ki kalkar da başka bir yere giderseniz, gazınızda gider... sizde bu işkenceye mümkün olduğunca katlanırsınız. gürültülü anlarda hafiften salarak rahatlamaya çalışırsınız ama nafile. yetmez size. sizin için bir açık hava gerekmektedir. gümbür gümbür rahatlamak için......


bunun dışında ön takımları ilgilendiren mevzular hakkında bahsetmek isterdim ama o kadar düşmek istemem. size ben burun karıştırmaktan söz edeyim. şimdi efendim bu burun durur, durur, durur, olmadık yerde kaşınır. üstten çırpınışlar çaba vermez. üstten çiziktirmeler içteki kaşıntıya derman olmazlar. barnağınızı sokasınız gelir ama uygun ortamı da bulamıyorsunuz... ee ne yapacaksın güzel kardeşim. hafiften baş parmakla yavaş yavaş burun ucu kaşınacak. sonra farkettirmeden birden dalacaksınız derinlere. ama çabuk olmalısınız. bir de dikkatli. zira parmak çıkışlarında hoş olmayan görüntülere sebebiyet verecek sarkmalar meydana gelebilmekteler.


ben sizlere evde oturup, hiç bir yer e gitmemeyi tavsiye ediyorum. böylelikle olur da bu zor durumlar ortaya çıkarsa, rahatça, çılgınca, deliler gibi ilgilenebilirsiniz onlarla...